Gökmen ULU
17 Aralık yolsuzluk soruşturmasında internete sızan ses kayıtlarında millete küfretmesiyle tanınan, AKP iktidarına yakınlığı ile malum işadamı Mehmet Cengiz, gözünü şimdi de İzmir’e dikti. Cengiz İnşaat, İzmir’in gayrimenkul kıymeti en yüksek yerlerinden olan Karşıyaka’nın Mavişehir Mahallesi’ndeki arsaları ele geçirdi. Şirket, mahalledeki dokuz adada toplam büyüklüğü 800 bin metrekareyi aşan arsaları, TOKİ ve Ulusal Emlak Genel Müdürlüğü’nün açmış olduğu ihalelerde oldukça uygun rakamlar ile satın aldı. Peşinden büyük avantajlar elde eden bayındır planı değişimleri geldi.
YEŞİL ALANA YAPILAŞMA İZNİ VERİLDİ
Buna en çarpıcı örnek deniz kenarındaki 25721 ve 25703 no’lu ada parsellerinde göze çarptı. Cengiz İnşaat ilkin 25703 parsel numaralı 20 bin 555 metrekarelik zemini bataklık olan arsayı Ceylan İnşaat’tan 1 Milyon TL’ye satın aldı. Sonrasında sıra yan taraftaki 23 bin 113 metrekarelik 25721 numaralı parsele geldi. Sadece bir pürüz vardı, burası bayındır planına nazaran yeşil alandı ve en küçük yapılaşma bile imkansızdı. Yetkili makamlar harekete geçti, yeşil alan, rekreasyon alanı deklare edildi.
Böylece bu aşamada yüzde üç oranında bayındır olanağı dünyaya geldi. Bu ilanın peşinden satış ihalesine çıkıldı. Cengiz İnşaat burayı da 4.5 milyon TL’ye satın aldı. Peşinden yan yana olan iki bitişik arsa tek parsele dönüştü. Ondan sonra, rekreasyon alanını da kapsayan bölge, toplu konut alanı deklare edildi ve yeni bayındır planı yapılmış oldu. Yalnız iki kattan oluşan konutların yapılabildiği bölge için gökdelenlerin, alışveriş merkezlerinin yolu açıldı. Cengiz İnşaat’ın averaj 5 milyon TL’ye mal etmiş olduğu arsanın kıymeti, yüz misli artarak 500 milyon TL’ye terfi etti. Bir başka ifade ile Mehmet Cengiz 1 koydu, 100 aldı. Fakat evimizdeki hesap çarşıya uymadı. Cengiz İnşaat ve devlet yetkilileri, Karşıyakalılar’ın hukuk mücadelesi ile karşılaştı. Çevre Bakanlığı’nın hazırladığı bayındır planı mahkemelik oldu.
KUŞ CENNETİ’NDE KUŞLAR YOK OLACAK!
İzmir 2. İdare Mahkemesi “Bölgede yeni yapılaşma öngörülmesi, kıyı düzenlemesi genelinde planlama ve tasarım vizyonunun geliştirilmemiş olması, alanın kamusal kullanıma dönük planlanması gerekliliği, zemin yapısına ilişkin bilimsel veri bulunmaması, öteki alanların Gediz Nehri’ne yakınlığı sebebi ile sorunlu olması, mevcut yoğunluğu çoğaltması…” nedeni öne sürülerek planı iptal etti. İptal sonucu üstüne İzmir Valiliği temyiz için Danıştay’a başvurdu. Danıştay 10. Dairesi, mahkeme kararını, noksan araştırma öne sürülen sebebi ile bozdu. Danıştay bozma sonucu ile beraber yürütmeyi durdurma kararını da kaldırdı. Belediyeden ruhsat alan firmalar yargı sürecinin tamamlanmasını beklemeden inşaat faaliyetlerine devam etti. 24 Ekim 2015’te davayı yeniden gören İzmir 2. İdare Mahkemesi ilk kararının arkasında durdu. İmar planı ortadan kalkınca, söz mevzusu yapılar kaçak yapı konumuna düştü. İmar rantında son sözü Danıştay 10. Dairesi söyleyecek. İmar planı hayata geçerse bölgenin naturel yapısı da bozulacak. Bundan dolayı Gediz Nehri ile denizin birleştiği noktada Kuş Cenneti var. Burası yapılaşmaya açılırsa onlarca türden oluşan binlerce kuşun naturel yaşam alanı yok olacak.
Her yağışta su basıyor rantçılar aldırmıyor
Mavişehir Mahallesi’nin kıyı kesimleri aşırı yağışlarda sular altında kalıyor. Kıyı Kanunu’na gore, bayındır planları hazırlanırken, kıyı kenar çizgisinin kesinlikle belirlenmesi gerekiyor. Fakat hazırlanan planda, Gediz Nehri ile denizin birleştiği geniş bir alan kara parçası olarak gösteriliyor. Sulak alan olan bölgelere deniz dolgusu yapılacak, üstüne de gökdelen inşa edilecek. Nitekim bazı firmalar bu alanda yapmayı amaçladığı binaların proje tanıtımına bile başladı. Yapılaşmaya kapalı olan bölge hem de Naturel sit Alanı.
‘Hukuk devleti miyiz yakında göreceğiz!’
Hülya Yalçın (Mavişehir Çevre Platformu Kurucusu): Bilirkişi heyetinin mahkemeye vermiş olduğu raporda, söz mevzusu kıyı alanlarında zemin balçık olduğundan inşaat yapılamaz. Bilime ve yargı kararlarına karşın balçık bölgede 40 kattan oluşan binalar yapılması için bayındır planlarını yürürlüğe koydular. Orada binlerce kuş var. Kuş Cenneti göz gore gore yok edilecek. Tabiatta o deltayı bozmak kolay, tekrar yenisini koymak zor. Her neyse ki davayı kazandık. Bakalım Danıştay ne meydana getirecek? Şu an en fazlaca merak ettiğim şudur: Hukuk devleti miyiz, değil miyiz? Bunu yakında göreceğiz.
‘Hızla gelişen teknolojinin gücü doğayı yenemez’
Prof. Ahmet Ercan (Türkiye Jeofizik Kurumu Derneği Onursal Başkanı): Mavişehir’de konutlar kayalar üstüne değil, dolgu üstüne inşa edilmişler. Zemin yapısı jöle benzer biçimde. İzmir Körfezi göçüntü alanıdır. İki ana fay kırığı vardır. Kuzeydeki ana kırık Bornova, Bayraklı, Alaybey, Karşıyaka, Mavişehir, Çiğli yönünde uzanır. Buralarda yerin sallanım kıymeti ölçüldü, ortalama 4 saniye çıktı. Bu veri jeofizik açısından oldukça kattan oluşan yapıların yapılmaması icap ettiğinin kanıtıdır. İzmir’de merkez üssü 6.5 büyüklüğünde zelzele olacak. Burası aman ha sakın inşaat yapmayın denilecek bir yer. Hızla gelişen teknolojinin gücünün doğayı yenmesi mümkün değildir. Burası yeşil alan olmalı.
Haber Kaynağı: Sözcü
Yandaş işadamı 1 koydu, 100 alacak
0 yorum:
Yorum Gönder