Yaşı yok!

Amerika’nın resmi sağlık kurumlarından ‘Ulusal Yaşlanma Enstitüsü’ (NIA), ileri yaşlarında egzersize başlamaktan çekinen bireyler için önerilerde bulundu.

Uzmanlara göre fiziksel aktivite yapmaya başlamanın yaşı yok!

OECD raporuna göre Türkiye, Meksika ile birlikte 2050 yılında 65 yaş üzeri nüfusun 15-64 yaş nüfusa oranının en hızlı artacağı ülke olacak. Yaşlanan toplumumuzda ise sağlığın korunması ve geliştirilmesi için fiziksel olarak aktif bir yaşam sürdürmek büyük önem taşıyor. İdeal olarak, egzersiz alışkanlığının küçük yaşlardan itibaren kazandırılması ve yaşam boyu fiziksel aktivitenin sürdürülmesi gerekir. Fakat genç yaşlarında aktif olmayan bireyler de, ileri yaşlarında kendilerine uygun fiziksel aktivitelerle hareketli yaşama katılabilirler.

Amerika’nın resmi sağlık kurumlarından ‘Ulusal Yaşlanma Enstitüsü’ (NIA), ileri yaşlarında egzersize başlamaktan çekinen bireyler için önerilerde bulundu. 50 yaş üstü kadın ve erkekleri hareketli yaşama katılmaya çağıran Enstitü, yürüyüş ya da bisiklet gibi hafif düzeyde fiziksel aktivitelerle başlayarak zamanla aktivitelerin süre, sıklık ve düzeyini arttırmak gerektiğini belirtiyor. Yaşlanmanın getirdiği kas güçsüzlüklerini gidermeye yönelik gövde, kollar ve bacaklar egzersizlerinin egzersiz programlarına dahil edilmesini öneren Enstitü, denge egzersizlerinin de düşmelerin önüne geçerek yaralanmaları engellemede önemli bir role sahip olduğunu vurguluyor. Fiziksel aktiviteye başlamanın yaşla ilgisi olmadığını vurgulayan Ulusal Yaşlanma Enstitüsü (NIA), 50 yaş üstü bireylerin yaşam tarzı değişikliklerine başvurmadan önce mutlaka doktor kontrolünden geçmeleri gerektiğinin de altını çiziyor.

Konu ile ilgili bilgi veren Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Spor Hekimliği Anabilim Dalı’ndan Spor Hekimliği Uzmanı Prof. Dr. Metin Ergün, demografik eğilimlerin devam edeceği varsayımından hareketle yapılan hesaplamaların, ülkemizin gelişmiş ülkelerdeki mevcut yaş dağılımına benzer bir yapıya bu yüzyılın ortasına doğru ulaşacağını öngördüğünü belirtti.

Prof. Dr. Metin Ergün, “Bu durum, olası sağlık sorunlarını en aza indirgemek adına, sağlıklı yaşlanmaya yönelik uygulamaların ülkemizde de en kısa zamanda harekete geçirilmesi gerekliliğini ortaya koymaktadır. Sağlıklı yaşlanma için en büyük tehdit hareketsizlik yani sedanter yaşamdır. Literatürde 1980’li yıllardan itibaren düzenli egzersizin fiziksel, sosyal, psikolojik ve bilişsel faydalarını gösteren binlerce çalışma mevcuttur. Düzenli ve orta şiddetteki egzersizlerin yaşlanma hızını ve kronik hastalık riskini yarı yarıya azaltabildiği gösterilmiştir. Toplumsal bilinç gelişmekle birlikte yaşlı bireylerin ancak %14’ünün yeteri kadar aktif olduğu da gerçektir. Yaş arttıkça egzersize katılım oranı düşmektedir. Yaşlı bireylerde yapılan bir araştırma, yaştan daha çok sosyal destek ve özgüven eksikliğinin fiziksel aktivite için en önemli engeller olarak görüldüğünü ortaya koymuştur.” dedi.

Fiziksel aktivitenin sağlığa olan faydaları hakkında bilgilendirme yapan Prof. Dr. Metin Ergün şu bilgileri verdi:

Temel amaç daha uzun yaşam beklentisi ve daha iyi bir yaşam kalitesi

“Fiziksel aktivitenin sağlığa olan faydaları hakkında bilgilendirme yapıldığında ve hekim tarafından mevcut kronik hastalığının tedavisinde faydalı olacağı düşüncesiyle tavsiye edildiğinde yaşlı bireylerin egzersize katılımları artmaktadır. Temel amaç daha uzun yaşam beklentisi ve daha iyi bir yaşam kalitesidir. Bu nedenle aktif yaşama yönelik ileri sağlık ve sosyal politikalarının geliştirilmesi, aktif yaşlıların ön plana çıkarılması, rekreasyon, planlama ve şehirleşme konularında yaşlı bireylerin de görev alması, yaşlıların ilgi alanları ve ihtiyaçlarının dikkate alınması ve farklı jenerasyonların birlikte spor yapma imkanlarının sağlanması gereklidir.

Geçmişte düzenli spor yapmamış olmak egzersizin olumlu etkilerinden faydalanmak anlamında dezavantaj oluşturmamaktadır. Egzersize başlamanın yaşı yoktur ve her yaş grubu için uygun egzersiz programları mevcuttur. Yaşlıların fonksiyonel düzeyleri bireyler arasında geniş bir varyasyon gösterebilir. Bu nedenle egzersiz programı planlanırken kronolojik yaş yerine biyolojik yaş dikkate alınmalıdır. Fiziksel olarak uygun olunduğunda egzersiz için sınırlama yoktur. Yeterli fitness düzeyi ve ona uygun programı bulmak gereklidir. Dayanıklılık, kuvvet, esneklik, denge, ruhsal iyilik hali ve bilişsel fonksiyonun korunması ve geliştirilmesi hedeflenmelidir.

Egzersizlere başlamadan önce mutlaka tıbbi muayene ve değerlendirmeden geçilmesi önerilmektedir. Tıbbi öykü, muayene ve testler ile kardiyak risk faktörleri, egzersiz ile ilişkili sorunlar ve fiziksel kısıtlılıklar saptanmalı, sonuçlarına göre de bireysel egzersiz reçeteleri hazırlanmalıdır. Egzersiz reçetesi, hekim tarafından mevcut sağlık durumuna veya olası sağlık sorunlarına ve ilaç kullanımına göre egzersiz içeriği, süresi, sıklığı ve fiziksel aktivite düzeyi belirlenerek düzenlenecektir. İleri yaştaki kişilerin yüksek kondisyona ve performansa sahip olmalarından çok güvenli, düzenli ve yeterli egzersiz yapıp yapmamaları önemlidir.”

Egzersiz konusunda emekliye ayrılmayın!

Prof. Dr. Metin Ergün yapılabilecek egzersizler için örnekler paylaştı:

“Haftanın 5-6 günü jogging, yürüyüş, yüzme, bisiklet ve diğer büyük kas kitlesinin kullanıldığı hafif düzeyde egzersizler öncelikle tercih edilmelidir. Zamanla aktivitelerin süre, sıklık ve şiddet düzeyi arttırılabilir. Yaşlılığa bağlı olarak gelişen kas güçsüzlüklerini gidermek veya engellemek amacıyla haftada 2-3 gün gövde, kollar ve bacaklara yönelik kuvvet egzersizleri yapılmalıdır. Kuvvet egzersizleri vücut ağırlığı ile yapılabildiği gibi egzersiz tüp ve bantları, egzersiz lastikleri ve küçük ağırlıklar ile de yapılabilir. Kademeli olarak arttırılarak zamanla 10-15 tekrara çıkılabilir.

Düşme ve kırık riskini azaltmada etkili olduğu gösterilen denge egzersizlerine ve eklem hareket açıklığını korumak, kas ve tendon gibi yumuşak dokuları esnetmek için de germe egzersizlerine yer verilmelidir. Kişinin sağlık ve fiziksel uygunluk durumuna göre temas içeren bireysel veya takım sporları tercih edilecek ise aşırı yüklenmeden kaçınmak, yaralanma ve kardiyovasküler sorun riskini azaltmak için fiziksel aktivitenin aynı yaş grubuyla birlikte yapılması ve egzersizin ısınma ve soğuma bölümlerine özel önem verilmesi gerekmektedir.”

 

Haber Kaynağı: Sözcü


Share on Google Plus

About Unknown

This is a short description in the author block about the author. You edit it by entering text in the "Biographical Info" field in the user admin panel.

0 yorum:

Yorum Gönder