Hükümetin bugün Başbakan Ahmet Davutoğlu imzasıyla TBMM’ye gönderdiği tezkere metninde, geçen yılki Suriye tezkeresine göre çok büyük bir değişiklik yapıldı.
Geçen yılki Suriye tezkeresinde Türkiye’ye yönelik tehdit olarak “Suriye rejimi”, yani Beşar Esad yönetimi gösterilirken, bugün TBMM’ye gönderilen Irak-Suriye ortak tezkeresinde Suriye rejiminden hiç bahsedilmedi. Suriye’den Türkiye’ye yönelik tehditlerin ise, “Irak ve Suriye’deki terör örgütlerinden” gelebileceği tezkerede yer aldı.
Hürriyet’ten Zeynep Gürcanlı’nın geçen yılki tezkereyle bugün TBMM’ye gönderilen tezkerenin kıyaslandığı haberde, 2013 Ekim ayında hükümet tarafından TBMM’ye gönderilen ve kabul edilen Suriye tezkeresinin gerekçesinde Türkiye’ye yönelik tehdidin şu ifadelerle dile getirildiği belirtiliyor:
“Suriye rejiminin kimyasal silah da dâhil uluslararası hukuk (1925 tarihli Boğucu, Zehirleyici ve Benzer Gazların ve Bakteriyolojik Araçların Savaşta Kullanımının Yasaklanmasına İlişkin Protokol) tarafından yasaklanmış silahları kullanması, başta ülkemiz olmak üzere Suriye’nin komşularına yönelik yakın ve ciddi tehdidi de azami düzeye çıkarmıştır.”
GEÇEN YILKİ TEZKERELERDE PKK DIŞINDA TERÖR ÖRGÜTÜ YOK
Bugün TBMM’ye gönderilen tezkerilerin gerekçesinde, Türkiye’ye yönelik tehdidin “PKK” ve “Suriye ile Irak’taki diğer terör örgütlerinden geldiği” vurgulandı. Oysa geçen yıl TBMM’den ayrı ayrı kabul edilen Irak ve Suriye tezkerelerinde PKK dışında ise hiçbir terör örgütü tehlikesine atıf yapılmamıştı.
İKİ TERÖR ÖRGÜTÜ İSİMLE ANILDI
Tezkerenin gerekçesinde, Türkiye’ye yönelik Irak ve Suriye’deki terör örgütlerinden gelebilecek tehditlerden bahsedilirken, iki terör örgütü ismimle anıldı; PKK ve IŞİD.
PKK’nın Irak’ın kuzeyinde varlığını sürdürdüğüne dikkat çekilen tezkerede, IŞİD’den ise gerekçe bölümünde şöyle bahsedildi;
“Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi 2170 ve 2178 (2014 yılı) sayılı kararlarıyla Irak ve Suriye’nin toprak bütünlüğünü ve bağımsızlığını teyit etmiş, bu ülkelerdeki terör faaliyetlerini kınamış, IŞİD ve benzeri terör örgütlerinin faaliyetlerine karşı BM üyesi tüm ülkelere 1373 (2001 yılı) sayılı BM Güvenlik Konseyi kararı ve uluslararası hukuk çerçevesindeki sorumluluklarına uygun şekilde gerekli tedbirleri alma çağrısında bulunmuştur.”
İLK KEZ YABANCI SİLAHLI KUVVETLERE TÜRK TOPRAKLARI AÇILIYOR
Tezkeredeki bir başka ilk ise, yabancı silahlı kuvvetlere, Suriye ve Irak’taki terör örgütleriyle mücadele için Türkiye topraklarının açılması.
Tezkerede, “yabancı silahlı kuvvetler” ifadesinin kullanılması ise ayrıca dikkat çekici; “Yabancı devletlerin/ülkelerin silahlı kuvvetleri” ifadesi yerine devlet ya da ülke kelimeleri kullanılmadan sadece “yabancı silahlı kuvvetler” ifadesinin kullanılması, Ankara kulislerinde “tanım geniş tutulmuş” yorumlarına neden oldu.
ÖZGÜR SURİYE ORDUSUNA TÜRKİYE’DE GENİŞ ÇAPLI EĞİTİMİN ÖNÜ MÜ AÇILIYOR ?
Tezkerede yabancı silahlı kuvvetler konusunda “devlet-ülke” sınırlaması koyulmaması Ankara kulislerinde, özellikle Suriye’deki IŞİD’e karşı savaşan silahlı unsurlara Türkiye topraklarında “geniş çaplı eğitimin önü mü açılıyor” sorusunu gündeme getirdi.
Kaynak – Rotahaber
Haber Kaynağı: Rahatsız
0 yorum:
Yorum Gönder