Davutoğlu, bilim adamlarına, “Informasyon ve deneyim birikiminizi Türkiye’ye aktarın. Bakın, ‘Derhal gelin’ demiyorum, orada kalmanız daha da yararlı olabilir. Fakat informasyon ve tecrübenizi bizlere aktarın. Sizin aktaracağınız informasyon ve tecrübenin karşılığı her neyse, ödemeye hazırız” diye seslendi.
Davutoğlu ek olarak, “Türkiye’de düşünce özgürlüğü mutlak anlamda hayata geçirilecektir. Bizim dönemde büyük seviyede geçirildi fakat düşünce özgürlüğü anlamında karşılaşacağınız herhangi bir güçlük olursa, bunun siyasal sorumluluğu bizim üzerimizdedir” şeklinde konuştu.
Sözlerine, “Bir meslektaşınız olarak konuşmak isterim” diye süregelen Davutoğlu, akademisyenlerin talebe yetiştirmekle, araştırma yapmakla uğraşan bilim adamları bulunduğunu vurgulayarak, “Zihni arayışını ya da informasyon aşkını kaybeden, hangi mevkide olursa olsun kaybetmeye adım atar” dedi.
“O TOPRAKTAN KOPMAMAK LAZIM”
Kendisinin de yurtdışında, Malezya’da öğretim üyeliği yapmış ve o tecrübeden geçmiş bir akademisyen olduğuna işaret eden Davutoğlu, “Ders veririz, fakat kulağımız hep ülkemizdedir. Şu sebeple biliriz, o topraktan kopmamak lazım” diye konuştu.
“İsterdim ki, birkaç gün sizinle kalayım, siyasal kriz yönetiminden kurtulup sizinle oturup söyleşi edeyim” diyen Başbakan Davutoğlu, “Eğer bir havza, coğrafya, informasyon paradigmasında sıçrama yapmamışsa, siyasal alanda da yapma imkanı yoktur. Bilim bir yere akmıyorsa, politika o yere akmaz” dedi.
Davutoğlu konuşmasına şu şekilde devam etti:
“Biz siyasal makamda olan devlet adamları için öncelikli koşul, bulunduğumuz ülkeyi, şehri bilim adamları için albeni merkezi kılmaktır. Ne kadar büyük ordulara haiz olursak olalım, ne kadar kuvvetli ekonomimiz olursa olsun, arkasında entelektüel bir zihni bir arka plan yoksa hiçbir devlet kalımlı olması imkansız, arkasında bir kıymet boyutu olarak terbiye yoksa hiçbir bilimsel gelişme insanlığa rahatlık sağlayamaz.”
“Bilimsel gelişmelerdeki paradigmaların çekim merkezleri, bir sonraki siyasal çekim alanlarına dönüşüyorlar” diyen Başbakan, “bilim-terbiye” ilişkisi yanında, “demokrasi-terbiye” ilişkisinin de bulunduğuna dikkat çekerek, “Türkiye’de düşünce özgürlüğü mutlak anlamda hayata geçirilecektir. Bizim dönemde büyük seviyede geçirildi fakat düşünce özgürlüğü anlamında karşılaşacağınız herhangi bir güçlük olursa, bunun siyasal sorumluluğu bizim üzerimizdedir” dedi.
“EL PENÇE DURACAK BİLİM ADAMI İSTEMİYORUZ”
Davutoğlu, bilim adamlarına seslenerek, “Ben bugün yüzde 49,5 oy almış, demokrasi tarihimizin en yüksek oyunu almış bir seçimden çıkan başbakan olarak söylüyorum: Bizim huzurumuzda el pençe duracak bir bilim adamı istemiyoruz. Gene bir meslektaş olarak söylüyorum: Ne koşul olursa olsun ben asla kimsenin önünde el pençe durmadım, fikrimi teslim etmedim, siz değerli üyelerimizin de teslim etmesini beklemeyiz” dedi.
“ORADA KALMANIZ DAHA DA YARARLI”
Başbakan Davutoğlu, yurtdışında vazife icra eden bilim adamlarından bir istekte bulunarak, “Informasyon ve deneyim birikiminizi Türkiye’ye aktarın. Bakın, ‘Derhal gelin’ demiyorum, orada kalmanız daha da yararlı olabilir. Fakat informasyon ve tecrübenizi bizlere aktarın. Sizin aktaracağınız informasyon ve tecrübenin karşılığı her neyse, ödemeye hazırız. Yanlış gördüğünüz her neyse, açıklayın. ‘Şunları yapmasanız daha iyi olur’ dediğiniz bir şey var ise, bana yazın. Bunun için buluşma almanıza, Hususi Kalem’den geçmenize gerek yok” dedi. DHA
Haber Kaynağı: Sözcü
Davutoğlu’ndan Türk bilim insanlarına çağrı!
0 yorum:
Yorum Gönder