Image copyright Getty 2002’den bu yana Türkiye’nin gündeminden çıkmış olan olağanüstü hâl (OHAL) uygulaması, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından tekrar yürürlüğe sokuluyor.
Daha önce hiç ülke genelinde ilan edilmemiş olan OHAL, güneydoğu bölgeleri ve PKK’ya karşı yürütülen operasyonlarla özdeşleşmiş bir uygulamaydı.
Kozakçıoğlu, 1990’larda Birleşmiş Milletler’in sağladığı , o dönemin parasıyla 2 milyar lira tutarında olan fonu kişisel hesabına geçirdiği iddialarıyla da gündeme gelmişti. Dönemin Cumhubaşkanı Süleyman Demirel “Paralar örtülü ödenekten teröre karşı mücadele için verilmiştir. Ancak ne için harcandığı açıklanırsa devlet sıkıntıya düşer” diyerek Kozakçıoğlu’nu savunmuştu.
Kozakçıoğlu 2013 yılında hayatını kaybetmişti. Ölüm nedeninin intihar olduğu belirtilmişti.
Faili meçhuller ve işkence Image caption Cumartesi Anneleri, OHAL yıllarında faili meçhul cinayetlere kurban giden yakınları için toplanmaya devam ediyor. OHAL ile birlikte anılan diğer kavramlar da ‘faili meçhul cinayetler’ ve işkenceydi.
OHAL’in geçerli olduğu illerde gözaltılar, işkence ve gündüz saatlerinde cadde kentlerin, ilçelerin merkezinde işlenen cinayetlerin sorumlularının bulunamaması, Türkiye’nin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi nezdinde mahkûm edilmesine neden olmuştu.
2005 yılında CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu ve avukat Serdar Yavuz tarafından hazırlanan raporda, OHAL dönemi boyunca 5 binin üzerinde sivilin öldürüldüğü belirtiliyordu.
Jandarma İstihbarat ve Terörle Mücadele (JİTEM) Image copyright DHA Image caption CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, hazırladığı raporda 15 yıllık OHAL döneminde 5 binin üzerinde sivilin öldürüldüğünü yazmıştı. 1987’de OHAL bölgesinin ortaya çıkışıyla birlikte kurulan JİTEM’in varlığı dahi uzun süre tartışma konusu olmuştu.
Kamu kuruluşları ve hükümetler, JİTEM adlı bir oluşumun olmadığını ifade etse de 2011 yılında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü soruşturma sonucu JİTEM’in “JİTEM İçişleri Bakanlığı’nın onayı olmadan ve Genelkurmay’dan görüş alınmadan Jandarma Genel Komutanlığı’nın kendi inisiyatifiyle kurulmuş” olduğu sonucuna varılmıştı.
Sezgin Tanrıkulu JİTEM’i tanımlarken yapılanmanın amacını “Yok etme ve sindirme. Yok ettiler. Devlet büyük küçük demeden herkesle uğraştı. Herkesi öldürmek konusunda bir sınırlama yoktu. O konuda eşit davrandılar” diyerek tanımlıyordu.
OHAL’in ortadan kalkışı Image copyright AFP Image caption Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmalarında ‘İktidara gelişimizin birinci ayında OHAL’i kaldırdık’ diyordu. 1994’ten itibaren OHAL bölgesinin kapsamı daraltılmaya başlandı.
Önce Bitlis, OHAL’in komşu ili haline getirildi ardından da Elazığ OHAL kapsamından çıkarılan ilk il oldu.
Kasım 2002 yılına gelindiğinde OHAL sadece Diyarbakır ve Şırnak’ta geçerliydi.
Adalet ve Kalkınma Partisi’nin (AKP) kurduğu ilk hükümetin gerçekleştirdiği öncelikli icraatlerden birisi 15 yıllık OHAL sürecini sonlandırmak olmuştu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, iktidara geldiklerinin birinci ayında OHAL’i kaldırdıklarını yaptığı konuşmalarda sıkça tekrarlamıştı.
Kaynak: BBC Türkçe
Haberin Devamı
Türkiye"de olağanüstü hâllerin tarihi
0 yorum:
Yorum Gönder