Güneş’in Boğaz’ı ısıtıp parlattığı o gün iki yıldır kapalı gişe perde açan Kimsenin Ölmediği Bir Günün Ertesiydi adlı oyunuyla alkışlanan, ödüller alan Sumru Yavrucuk’la Ortaköy Four Seasons Hotel’de buluştuk. Öncelikle orada bulunmasının nedenini anlattı: “40 yaş üstünde idrar kaçıran kadın ve erkekler için geliştirilen bir ürünün (Depend) tanıtım yüzü oldum, o nedenle buraya geldim. Türkiye’de 4 milyon 200 bin kadın istemsiz idrar kaçırma problemi yaşıyor. Kadınlar ne yazık ki bu sorunu saklıyor, tabu gibi görüyor. Oysa bu ülkede kadınlarla ilgili tabuların artık yıkılması gerekiyor. Bana göre bu bir sosyal sorumluluk projesidir.”
Türkiye’de kadın olmanın, kadın olarak yaşamanın zorluklarını kabul ediyor musunuz?
Türkiye’de hayat, kesinlikle kadınlar için çok zor. Sosyal hayatta var olmaya çalışan kadınların işi kolay değil. Kadına şiddet ne yazık bu ülkede tavan yaptı.
Bir de “Cennet anaların ayakları altındadır” derler.
Bence kadına değer vermemiz için cenneti beklememiz gerekmiyor. Kadın cinayetleri yüreklerimizi dağlıyor. Birbirimizle empati kurmalıyız, bizi temizleyecek ve aydınlatacak fikirlere ihtiyacımız var.
Türk erkeği neden bu kadar çok şiddete başvuruyor?
Son zamanlarda kadınlar bilinçlenip, fikirlerini daha çok söyledikleri için şiddete daha çok uğruyorlar. Uzun yıllar susan, kaderine boyun eğen Türk kadını artık düşünmeye, konuşmaya ve direnmeye başladı. Bu yüzden kadına uygulanan şiddet de tavan yaptı.
Şiddeti ve kavgayı bırakalım da, kadınların form ve kilo sorununa dönelim. Kilonuzdan, formunuzdan memnun musunuz?
Genç kızlığımdan beri spor yapıyorum. Galatasaray Spor Kulübü’nde lisanslı voleybolcuydum. Daha sonra konservatuarda dans ve bale yaptım.
Spora devam mı?
Spor hocalarım var ve onlarla haftada 2-3 gün spor yapıyorum. Şu sergilediğim oyun için son iki yıldır her gün bir saat yüzüyorum. Omirilik problemi olan kadınlara yüzmeyi tavsiye ediyorum.
Diyet yapar mısınız?
Kadın için diyet, müebbet hapis modunda olmamalı. Bu nedenle bazı yiyeceklerden uzak dursam da arada bir kendimi ödüllendiriyorum. Tatlıya karşı dayanılmaz bir iştahım var. Yıldız Kenter hocamdı ve “Vücudunuza iyi bakın, çünkü o ölene kadar sizin enstrumanınız olacak” derdi.
Kadınlar lüksü sever, sizin de lüksleriniz var mı?
Benim en büyük lüksüm, istediğim oyunda, dizide ya da filmde oynamaktır.
Siz o zaman en büyük lüksü 2012’den beri Kimsenin Ölmediği Bir Günün Ertesiydi adlı oyunla yaşıyorsunuz. Sumru Hanım siz zoru çok seviyorsunuz galiba?
Savaşçı bir ruhum var. Daha zor, daha tabu, daha aykırı rolleri seviyorum. 30 yıldır oyuncuyum, insanların beni hep aynı merakla izlemelerini sağlamak için kolayı değil hep zoru seçtim. Daha yüksek dalgalara çıkmak en büyük derdimdir.
Bu oyunu neden seçtiniz?
Bu oyunu, bu ülkede transseksüel cinayetlerinin sayısı çok olduğu için seçtim. Oyunu sahneye koyduğum yıl (2012) 265 transseksüel öldürülmüştü. Dikkatleri bu konuya çekmek istedim.
Başarabildiniz mi?
Doğrusu böylesine ilgi ve desteği hayal bile etmemiştim. İki yıldır Türkiye’nin en büyük sahnelerinde oynuyorum, her kesimden insan geliyor, çok güzel geri dönüşler alıyorum.
Transseksüellerle temasınız oldu mu?
Oyuna hazırlanırken çok sayıda transseksüel tanıdım, onların desteğini aldım. Beni ‘trans anne’ ilan ettiler. Artık ‘trans anne’yim ben.
Çok yalnızlar değil mi?
Anne babaları, kardeşleri, arkadaşları, çevreleri dışlıyor onları, istemiyorlar. Karıları yok, kocaları yok. Sadece seks işçisi olarak görülüyorlar. Acı bir yalnızlık çekiyorlar. Oysa insanları ötekileştirmeden sevmeliyiz.
Oyundaki transseksüel Umut’a hazırlanmanız zor olmadı mı?
Çok zor oldu. Önce bir erkeğe hazırlanıp, onun üzerine bir kadını yerleştirmek gerçekten de çok zor oldu. Oyunda canlandırdığım transseksüel Umut, beni çok sarstı, hırpaladı. Çok ağlattı. Ancak iki yıldır gördüğüm ilgi her şeye değdi doğrusu. Türkiye ve Avrupa turneleri yaptık, gene yapacağız. Bu yıl Amerika’ya da gideceğim. 21 Nisan Pazartesi günü 130’ncu oyun için Mecidiyeköy’de Trump Kültür ve Gösteri Merkezi’nde perde açacağım. Transseksüel Umut’u ve onun hayatını merak edenleri bekliyorum.
Haber Kaynağı: Sözcü
0 yorum:
Yorum Gönder