‘Terör kuşağı oluşturmak istiyorlar’
Başbakan Davutoğlu Rusya, Esed rejimi ve PKK’nın Türkiye sınırında bir “terör” kuşağı oluşturmak istediğini söylemiş oldu ve ‘Türkiye’nin ulusal güvenliğini korumak için bir an olsun tereddüde düşmeyiz’ dedi.
Başbakan Ahmet Davutoğlu, her ayın sonunda yapmış olduğu ‘Yeni Türkiye yolunda’ adlı ulusa sesleniş konuşmasında Suriye sınırındaki gelişmelere değindi. Davutoğlu Rusya, Esed rejimi ve PKK’nın Türkiye sınırında bir “terör” kuşağı oluşturmak istediğini söylemiş oldu ve ‘Türkiye’nin ulusal güvenliğini korumak için bir an olsun tereddüde düşmeyiz’ dedi. Davutoğlu konuşmasında şu ifadeleri kullandı.
“Rusya, rejim, PKK ve YPG el ele tutuşmuş Türkiye’nin cenup sınırında bir terör kuşağı, bir terör yapılanması oluşturmak istiyor. Türkiye’yi bir terör yapılanmasıyla sınır komşusu haline getirmeye yönelik tüm bu oyunların farkındayız ve buna izin vermeyiz. Türkiye’nin ulusal güvenliğini korumak için bir an olsun tereddüde düşmeyiz. Bu ülkenin ulusal güvenliği tüm çıkarların, dengelerin, ortaklıkların üzerindedir. Bu mevzuda kimseden izin almaya ihtiyacımız olmadığını da hepimiz bilmelidir. Ne sınırlarımızın içinde, ne de haricinde, Türkiye’yi hedef alan hiçbir senaryoya izin vermeyiz.”
“Aziz vatandaşlarım, tüm meselelerimizi hukuk ve demokrasi esasında çözeceğiz. Türkiye demokrasiden, hukuktan, adaletten, refahtan hiçbir surette geri adım atmayacaktır. Türkiye, hakkında karanlık odalarda yazılan karamsar senaryolara hiçbir şekilde diz çökmeyecektir. Terörün bu ülkede alabileceği herhangi bir yol, herhangi bir mesafe yoktur.”
“7 Haziran’dan sonraki süreçte Doğu ve Güneydoğu’da halkın teröre ve terör örgütüne destek olmadığı açıkça ortaya çıktı. Şehirlerde yaşamın düzgüsel seyretmesine engel olmaya çalışan, çocuk, yaşlı demeden bölge halkına eziyet eden terör örgütünün bu topraklarda artık yeri yok. Camilere, okullara, hastanelere saldıracak, bomba atacak kadar gözü dönmüş bu canilerin bölge halkını asla temsil etmediği, edemeyeceği ortada.”
“Suriye’deki çatışmalar beşinci yılını tamamlamak suretiyle. Ülkemiz başından beri bu çatışmaların siyasal bir dönüşümle sona erdirilebileceğini korumak için çaba sarfediyor. Bu çerçevede son dönemde çatışmaların durdurulmasına yönelik atılan adımları memnuniyetle karşılıyoruz. Sadece bu adımların pozitif neticelenmesi için Rusya’nın ve Esed rejiminin verdikleri sözleri tutması gerekir. Verilen sözler tutulmadığı takdirde bu çabaların sonuçsuz kalacağı açıktır.”
“2. Dünya Savaşı’ndan bu yana dünyanın görmüş olduğu en büyük insani kriz ülkemizin yanı başlangıcında yaşanıyor. Türkiye olarak bizim bu zulüm ve haksızlıkları görmezden gelmemiz elbet beklenemez. Bizim, Suriye ile 911 kilometrelik bir sınırımız var. Burada yaşanmış olan her vaka, menfi ya da olumlu her gelişme bizi direkt etkiliyor. Dolayısıyla bizim ülke olarak oradaki insani krize ve siyasal gelişmelere duyarsız kalmamız beklenemez. Biz çatışmaların başladığı ilk günden beri zulme uğrayan Suriyeli kardeşlerimizin yanında olduk, bugün de olmaya devam ediyoruz. Türkiye, Mart 2011’den itibaren bölgede din, dil, ırk ayrımı gözetmeden tüm mağdurlara kapısını açık tutmuştur. Bugün itibariyle devletimizde konuk ettiğimiz Suriyeli kardeşlerimizin sayısı 2,7 milyonu bulmuştur. Ülke olarak tüm dünyaya örnek olması ihtiyaç duyulan bir gönlü genişlik, bir misafirperverlik gösteriyoruz. İnsanlarımız evlerinden, yurtlarından edilmiş bu kardeşlerimize kucak açıyor. Her birine buradan yeniden yeniden teşekkür ediyorum. Aslına bakarsak tüm toplumların yapması ihtiyaç duyulan budur. Tüm dünyayı ilgilendiren bu şekilde bir meselede internasyonal cemiyet mevzuyu birçok yönüyle görmezden gelmeye devam ediyor. Türkiye olarak Suriye halkının yaşamış olduğu acılara dikkat çekerek internasyonal toplumun bu meseleye hassasiyetini arttırmaya devam ediyoruz.”
“Internasyonal toplumun, başta ABD ve Rus yönetimlerinin artık samimi davranması, gerçeklerle yüzleşmesi lazım. Son dönemde bilhassa Avrupa Birliği’nin sığınmacı krizinin kendilerini de etkilemesi ile birlikte sergilemiş olduğu ortak tavır bizim için sevindirici bir gelişmedir. Umuyoruz ki Suriye halkının yaşamış olduğu acılara son verecek hakkaniyetli bir çözüme en kısa zamanda ulaşılır. Beklentimiz bölgede zulmedenle zulme uğrayanın aynı kefeye konmadığı, Suriye halkının iradesine uygun kalıcı bir çözüme bir an ilkin ulaşılmasıdır.”
Kaynak: Al Jazeera
Kaynak: Al Jazeera Türk
Haberin Devamı
"Terör kuşağı kurmak istiyorlar"
0 yorum:
Yorum Gönder