Erdoğan’ın cumhurbaşkanı olarak ziyaret ettiği Katar ani politika değişikliği ile Türkiye’yi Ortadoğu’daki duruşunda yalnız bıraktı. Bir yandan da ABD “artık müttefik değiliz” mesajı veriyor. Türkiye değerli yalnızlıktan “mutlak yalnızlığa” mı gidiyor?
Türkiye’nin dış politikada özellikle de Ortadoğu konusunda attığı hatalı stratejik adımlarla “yalnızlığa” mahkum olmasının tek istisnası Katar’dı.
Cenevre zirveleri sırasında Suriye konusunda Batı’dan ayrılan, Mısır konusunda da Körfez ülkeleriyle ters düşen Türkiye, Müslüman Kardeşler örgütüne verilen destek konusunda da Katar dışında Körfez ülkeleriyle farklı bir duruş sergilemişti.
Ak Parti yetkilileri Türkiye’nin bu durumunu “değerli yalnızlık” olarak nitelese de Batılı ve Doğulu müttefikleriyle ilişkilerini yürütemeyen Türkiye’nin son zamanlardaki tek partneri konumunda olan Katar da ani politika değişikliğiyle Türkiye’yi yalnız bıraktı. Böylece değerli yalnızlık bir bakıma “mutlak yalnızlığa” dönüştü.
Katar diğer Körfez ülkeleri ile Batı’nın baskılarına dayanamadı.
Şu sıralar Cumhurbaşkanı olarak ilk Katar ziyaretini gerçekleştiren Recep Tayyip Erdoğan’ın bu ziyareti öncesinde Katar’ın attığı bu adımlar Türkiye’ye açık bir mesaj niteleğindeydi.
Katar önce IŞİD’e karşı kurulan koalisyona destek verdi, daha sonra ise daha ileri bir adım atarak Müslüman Kardeşler liderlerinin Katar topraklarını terk etmesini istedi.
Bu iki adımla Katar politik olarak eksen değişikliği yaptığını ve diğer Körfez ülkeleri ile Batı’nın koalisyonuna katıldığını deklare etmiş oldu.
Bu ani politika değişikliği, petro-dolar ülkesi olan Katar’ın ekonomik bazı kararlar almasına da sebep olacaktı. Nitekim çok gündeme gelmeyen bir gelişme Katar sermayesinin de Türkiye’yi yalnız bırakma eğiliminde olduğunu gösterdi.
Son olarak Katarlı Lusail International Media, Rekabet Kurumu’na başvurarak elindeki hisselerin tamamını Zirve Holding’e devredeceğini bildirdi. Sabah ve ATV varlıklarının Çalık Grubu’ndan Zirve Holding’e devri sonrasında, yayın kuruluşlarının sahibi Turkuvaz Grubu şirketlerinde yüzde 25 paya sahip olan Katarlı Lusail International Media, Rekabet Kurumu’na başvurarak elindeki hisselerin tamamını Zirve Holding’e devredeceğini bildirdi. Sabah ve ATV’de depreme sebep olan gelişme güçlü Katar sermayesinin havuz medyasının arkasından çekilmesi anlamına geliyordu.
Katar’ın bu eksen değişikliği Ankara’da endişeyle karşılanırken asıl büyük sıkıntı ise Amerika Birleşik Devletleri’nden kaynaklanıyordu. Amerikan Wall Street Journal gazetesi geçtiğimiz gün yayınladığı bir makalede açık bir şekilde “Ankara artık müttefikimiz değil” dedi.
Şimdi Türkiye önündeki tabloya bakarak bir karar verecek, IŞİD ile mücadele ve Ortadoğu’daki yeni reelpolitik tabloya ayak mı uyduracak, yoksa mutlak yalnızlık ile karanlık bir geleceği mi yelken açacak?
Kararı, dış politika duayeni Ahmet Davutoğlu’nun kabinesinde dış politika öğrenmeye yeni başlayan Dışişleri bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın çizdiği rotaya göre verecek, biz de hep beraber göreceğiz.
KAYNAK: UMUT YAVUZ – ROTAHABER
Haber Kaynağı: Rahatsız
0 yorum:
Yorum Gönder